Brendan EDUARD

YÜKSELİŞ

Duvarda Osmanlı döneminden kalma ahşaptan ve oldukça yıpranmış bir çalar saat vardı. Boran saate bakarak gülümsedi ve içinden 
“Seni yaşlı hurda. Buraya kadarmış” diyerek Lorena´nın saçlarını okşadı.Kör karanlığa hükmeden bir sessizliğin hâkim olduğu o
saatlerde odanın içini sadece piyano ve çello buluşmasıyla
hafif bir müzik ve bu güzel dinletiye adeta eşlik
eden saatin tik tak sesleri bulunuyordu. Lorena saçlarını
okşayan eşinin dizine başını dayamış bir eliyle de minyatür
kadın figürünü sıkı sıkıya kavramıştı. Odanın her
yerinde antik eşyalar vardı. Lorena arkeoloji eğitimi
almış ve bu alanda ihtisasını Columbia Üniversitesi
Arkeoloji Bölümü´nde tamamlamıştı. Bugünkü Konya´nın
bulunduğu yerde Çatalhöyük´te kazılara katılmış
ve tarihin çok yönlü kültürüne, bundan dokuz bin yıl
öncesine, neolitik çağa sanki canlı şahit olmuştu, Boran´la
da Çatalhöyük´te tanışmıştı. Evin bu odası tarihin
derin dokusunu üzerinde taşıyordu, şöyle bir odaya göz
gezdirdiğinde o an Boran´ın aklına tarihin onca eşsiz
güzelliklerinin yok olacağı fikri girdi ve “İnsanlığın
akıl almaz kibri…” diye mırıldandı.