HABİP BALTACI

HEMŞİNLİ KARA AHMET

1916 yılı mart ayının başlarıydı. Karlar erimiş, ağaçlar tomurcuklanmaya durmuş, toprak uyanmaya, ortalık yeşermeye başlamıştı. Çoluk çocuk herkes tarlalarda çalışıyor, toprak çapalanmak için hazırlanıyordu.Rengârenk kelebekler çiçeklerle dans ederken, türlü türlü böcekler topraktan gün yüzüne çıkıp neslinin devamı için çabalıyordu.  Dünya savaşa durmuştu ama baharın gelmesine hiçbir şey engel olamıyordu.