CEM AKSU

SARMAL

Genç adam, üşüyen bir sabaha gözlerini aralamıştı şimdi. Noel arifesiydi. Alacakaranlığın koyu maviliği yağmur bulutlarını topluyordu yine. 

“Fırtına habercisi” diye geçirdi içinden. Odanın geniş camlarına yağmur damlalarının inmesini bekledi, sabırla… Hâlâ yataktaydı, kar yağmazdı biliyordu ama serin bir yağmurun altında iliklerine kadar ıslanmayı, göğsüne yayılan ateşi serin yağmura teslim etmeyi o kadar çok istiyordu ki… Ve Noel şarkıları söylenirken, neşeli seslere yağmur sesinin karışmasını… 

Mezarlıklar ürkütücüydü çünkü. Mezarlıklar yalnızdı… Noelde çiçek bahçesine benzerdi buraların sessiz sakinleri. Fakat genç adam, oldum olası sevmezdi mezarlıkları…