“Benim Tanrım değil,
sizin Tanrınız yarattıysa dünyayı,
intiharı da göze aldığındandır!
Kurgunuz tam sizlere göre.
Doyumsuzluğunuzla, cinnetinizle,
dışa vurduğunuz korkularınızla, dünyayı,
doğayı yordukça,
soluksuz bıraktıkça, öte dünyada
beklediğiniz kâbus, kaçınılmaz gerçekliğinizdi.
Sizlerden mi esin aldı yoksa Tanrınız?
İkircikli hâliniz bir virüs gibi
Tanrı’nıza mı geçti?
Cehennemin zavallı çocukları.”
“Alın hepinize şirret bir ha ha ha!
Tam burada
Nietzsche’nin sözlerini kısaltarak
söyleyelim, cahil toplum özgür seçim yapamaz. Demokrasi denilen devâ, avuntu
yaratan bir süreçten çok, bir ruh, bir iklimdir. O ruh bilgelerin balıyla
beslenmiyorsa, gerçek özgürlüğün rüzgârları esmiyorsa;
algılarla oynaya oynaya sakatlanır algı ve
seçilmiş bebek yüzlü,
siyaset tiranlarının keyfine kalır her şey.
Onun için, demokrasi denilen oyunun, son
ayağıdır
oy denilen hokus pokus.
Alın hepinize şirret bir ha ha ha!
Kötülüğün, daha ötesi gaddarlığın bir tür
din olduğu dünyada”
“Ve Ah, o aşağ’lanan, o küçümsenen, o
nefret edilen yalan, güçlüye dirim, yoksula bir yaşam öpücüğüdür!”