Kitabın
kahramanlarından Marion Agnès kocası tarafından çocuğu olmadığı için terk
edilince Paris’ten İstanbul’a döner. Maddi nedenlerden dolayı yıllar önce
ayrıldığı Saint-Joseph Lisesinde yeniden öğretmenlik yapmaya başlar.
Çevresinden soyutlanmış yalnız ve harap bir haldedir. Durumunun farkında olan
en yakın arkadaşı Emili onu eski günlerine döndürmek amacıyla bir arkadaş
gecesi tertipler ama Marion Agnès davetliler arasında eski kocasının kuzeninin
olduğundan habersizdir. Buluşma felakete doğru sürüklenirken karşısına Ronay
Karagül çıkar. Gecenin içinde bir ışık yansıması gibidir genç delikanlı. Ancak
sosyetenin zengin çocuğu, sınıf arkadaşları tarafından nefret edilen, duygusuz
ve acımasız biri olarak tanınmaktadır. O gece iki ayrı dünya, deniz kenarında
yan yana gelir. Marion Agnès şimdiye kadar kimsenin fark etmediği bir şeyi fark
eder, delikanlı yüreğinde bir şeyler gizlemektedir. Rıhtımdan ayrıldıklarında
ikisinin de içinde bir umut yeşermeye başlar. Marion Agnès kendi sorunlarını
bir kenara bırakarak genç delikanlıya yardım etmeye karar verir ama Ronay’ın
yüreğindeki fırtınanın gücünden habersizdir.